Destici, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, 6 Şubat 2023’te meydana gelen depremlerde hayatını kaybedenleri rahmetle anarak, depremin kader olduğunu, ama depremlerdeki ölümleri kadere bağlamanın inanç, bilim, insanlıkla tek başına izah edilemeyeceğini söyledi.
“Acılarımızdan ders almaz, geçmişteki hatalarımızı yok sayarsak, gelecekte de aynı acıları yaşamaya mahkum oluruz” diyen Destici, yerel yönetimlere ve onları denetlemekle görevli merkezi hükümete düşen en önemli görevin, depremlerdeki bina kaynaklı ölümleri sıfıra indirmek olduğunu ifade etti.
Çağlayan Adliyesindeki polis noktasına gerçekleştirilen terör saldırısına da değinen Destici, teröristleri etkisiz hale getiren polisleri tebrik etti, hayatını kaybeden kişiye rahmet, yaralılara acil şifalar diledi.
Mustafa Destici, saldırının üç farklı düzlemde değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Birincisi, terör örgütleriyle birlikte onların hayat bulduğu şartlarla da mücadele etmeliyiz. İkincisi, hukuk sistemimizde, terör başta olmak üzere ağır suçlarla ilgili yasal boşlukları gidermeli, cezalardaki ve infaz sürelerindeki yetersizlikleri revize etmeliyiz. Üçüncüsü, terörü besleyen, destekleyen siyasi parti, sivil toplum örgütü ve basın kuruluşu görünümlü örgütlenmelerle ilgili kararlı ve gerçekçi bir bakış açısıyla değerlendirmede bulunmalı, destek vermeye devam edenleri de kapatmalıyız.”
“İNFAZ SİSTEMİMİZDE KÖKLÜ DEĞİŞİKLİKLER YAPMALIYIZ”
Teröristlerin tahliye edilmelerinin ardından örgüt faaliyetlerine devam ettiklerini dile getiren Destici, “İnfaz sistemimizde köklü değişiklikler, yeni düzenlemeler yapmalıyız. Terör suçları, kadınlarımızı ve çocuklarımızı hedef alan cinayetler, vahşi cinayetler için idam cezası mutlaka geri getirilmeli. Dünyanın çok sayıda ülkesinde uygulanan, ‘tahliyesiz müebbet hapis cezası’ da uygulamaya sokulmalı.” değerlendirmesinde bulundu.
Destici, Cumhur İttifakı’nın bir parçası olduklarını anımsatarak, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri için AK Parti heyeti ile görüşmelerin devam ettiğini bildirdi.
Seçim beyannamesini 14 Şubat’ta Ankara’da yapacakları programla duyuracaklarını belirten Destici, sözlerini şöyle sürdürdü:
“51 il, istisnalar hariç ve bütün ilçelerde partimiz kendi adaylarıyla seçime girecektir. Tabii bizim de hassasiyet beklediğimiz il ve ilçeler var. İnşallah gösterdiğimiz hassasiyetin karşılığını buluruz. Bunu bulamazsak biz yine sözümüzün arkasında dururuz ama tabanımız ne kadar buna uygun hareket eder, elbette ki bunun da garantisi olmaz. Onun için hassasiyetler karşılıklı gözetilmeli, işbirlikleri hakkaniyetli şekilde sürdürülmeli.”
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Destici, DEM Parti’nin eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday olmayacağı yönündeki açıklamasına ilişkin, “Onların kendi parti kurullarının iradesiyle karar verdiğine inanmıyoruz. Gerçek olan şu ki bu kararı onlar vermiyor. Bu kararı Kandil veriyor, İmralı veriyor. Aday çıkarsalar da çıkarmasalar da bu, Kandil ve İmralı’nın kararı olacaktır.” diye konuştu.
